Hamilelikte Maydanoz Yemek Zararlı Mı?

Hamileler Maydanoz Yiyebilir Mi?

Anne adaylarının, hamilelik döneminde dikkat etmesi gereken önemli noktalardan biri de nasıl beslenmeleri gerektiğidir. Bazı gıdaların az ya da fazla tüketilmesi, anne ve bebek sağlığı açısından oldukça önemlidir. Maydanoz, gerek lezzeti, gerek içerisinde bulunan vitamin ve mineral bakımından zengin yapısı ile mutfakların vazgeçilmezidir. Ancak, hamilelik sürecinde, rahim kasılmalarına yol açması sebebiyle, ölçülü tüketilmesi gereken bitkiler arasında yer almaktadır.

Hamilelikte Maydanoz Yemek Düşüğe Neden Olur Mu?

Gebelik döneminde ve sonrasında marul, domates, havuç, salatalık ve maydanozla yapılan zengin vitaminlere sahip, lezzetli bir salataya kimse kolay kolay hayır diyemez. Ancak, anne adayları açısından maydanozun fazla tüketilmesi risk taşımaktadır. Özellikle, hamileliğin ilk üç ayında maydanoz tüketirken dikkat etmek gerekmektedir.

Eğer, bebekte düşük tehlikesi var ise, hamilelik süresince, maydanozun tüketilmemesi daha doğrudur.

Maydanoz, A ve C vitamini, fosfor, kükürt, demir deposu olarak, sindirimi kolaylaştırır, görme gücünü arttırır, böbrek taşlarının düşmesine yardımcı olur ve anne sütünü artıcı bir etkiye sahiptir. Ancak, maydanozun hamilelik döneminde, düşük tehlikesinin olmasının nedeni, içerisinde bulunan “apiol” ve “beta bisabolene” maddeleridir. Bu maddelerin düşük yaptırma (abortifacient) özelliği bulunduğundan, hamilelikte önerilmemektedir. Ayrıca, bu maddelerin, kan damarlarını genişletici (vazodilatör) ve ateş düşürücü (antipiretik) özelliği de bulunmaktadır.

Hamilelikte uzmanların tavsiyesi maydanozun hiç tüketilmemesi değil, aşırıya kaçmadan ölçülü olarak tüketilmesi tavsiye edilmektedir. Çünkü, maydanozun hamilelik döneminde birçok yararı da bulunmaktadır.

Bunlardan bazıları, maydanozun antioksidan özelliği bulunması, bağışıklık sistemini güçlendirici etkisi, anti inflamatuar yapısı ile hamilelik döneminde oluşan ödemi gidermeye yardımcı olur, eklem ağrılarını azaltır. K vitamini yönünden de zengin bir içeriğe sahip olduğundan, anne adayının ve bebeğin kemiklerini güçlenmesine yardımcı olmaktadır. Maydanozun, demir yönünden de zengin olması gebelik anemisini önlemektedir. Aynı zamanda, maydanozda bulunan folik asit, beyin ve omurilik gelişimi sırasında oluşabilecek doğumsal anomalilerden (nöral tüp defektlerinden) bebeğin korunmasını sağlamaktadır.

Hamilelikte (Gebelikte) Maydanozun Zararları

Maydanozun gebelikteki yan etkilerini sırasıyla açıklayalım:

• Maydanozun yapısal özelliğinde, uçucu bir yağ bulunmaktadır. Normalde bu yağın hiçbir yan etkisi olmamasına rağmen, hamilelikte yan etkisi olma riski bulunmaktadır. Çünkü, bazı maddeler içeren (apiol – myristicin) bu yağın düşük ve kürtajı kolaylaştırmada etkili olduğu bilinmektedir. Bu nedenle, adet kanamasını uyararak, hamilelikte kasılmalara yol açabilir ve hatta prematüre doğuma sebep olarak, anne ve bebek sağlığı için hayati bir risk oluşturabilir. Anne ya da bebek sağlığını daha etkilediği durumlarda, maydanoz yağı böbreklerin zarar görmesine ve nöbetlere sebep olabileceği de mümkündür.
• Maydanozun içersindeki myristicin adlı madde, plasentadan geçerek, bebeğe ulaşabilir ve bu durum, bebeğin kalp atışlarında değişiklik olmasına sebep olacağı gibi, kalp atışlarının daha hızlı olmasında da etkilidir. Ayrıca, anne adayında myristicin, denge kaybı ve baş dönmesi gibi rahatsızlıklara da sebep olduğu gözlenmiştir.
• Aynı zamanda, kişniş, kereviz, havuç, dereotu, rezene gibi bazı bitkilere duyarlı olan, alerjik bünyeye sahip olan kişilerde de maydanoz alerjik etkiye sebep olabilir. Bir anne adayı olarak, maydanoz özü içeren veya maydanoz tohumu bulunan bitkisel çaylar içme alışkanlığı bulunanlar, bu çayların düzenli içilmesi durumunda, maydanoz yağları yüksek oranda vücuda girer, bebeğe ve anneye istenmeyen yan etkileri oluşabilir. Bu doğmamış bebeğin kanında, yüksek oranda hemoglobin sorunları oluşmasına da sebep olur.

Aslında, hamilelikte maydanozun ne derece tüketilmesi gerektiği ile ilgili araştırmalar, günümüzde halen devam etmektedir. Hamilelik süreci kişiden kişiye değişiklik gösterebilir, bu sebeple en doğrusu, anne adayı ve bebeğin sağlığı açısından, doktora danışarak hareket etmektir.