Hamile Eşinize Nasıl Davranmalısınız?

Hamile eşinize nasıl davranılmalı konusunda babaların eşleri ve bebeği için düşünmesi gerekenleri sizlere aktardık. Bebeklerini kucağına almanın heyecanını yaşayan anne ve babada birçok yaşam tarzı farklılığı oluşmaktadır. Özellikle annenin hem fiziksel hem de ruhsal değişimi ile babanın bu konu hakkında yeterli bilgisinin olmaması bazen sorunlar oluşturabiliyor.

Baba Olmak

Baba, anne hamile olur olmaz bu ismiyle anılmaktadır. Hem eşinin hem bebeğinin sağlık ve hastalığında destekleyici rolü üstlenmelidir babalar. Kadınlar hamile olduklarında değişen fiziksel yapısını beğenmese de erkek gözüyle kadının daha sağlıklı göründükleri ortaya çıkmıştır.

Gebeliğin Fiziksel ve Duygusal Yönleri

Hamilelik süreci,  bebeğin başlangıcından doğumuna kadar yaklaşık 40 hafta sürmektedir. 9 aya eşit olan hamilelik, trimester denilen 3 aylık dönemlere bölünmüştür.

Bebeğinizin doğum tarihini söyleyen doktorunuz, aslında yalnızca tahmin etmektedir. Bebekler kimi zaman 2 hafta önce veya sonra doğmaktadır. Annenin son adet gününün başlangıcı ile bebeğin son doğum tarihi aynıdır. Gebeliğin 18-20. Haftalarında ultrasona giren anne fetüsün yani bebeğinin gerçek yaşını öğrenebilmektedir.

Erken Gebelik: İlk Trimester

İlk 14 haftasının ilk 3 aylık dönemidir il trimester. Eşiniz bu sürede daha fazla dinlenmek isteyebilir. Hamilelik ilk 3 aylık döneminde eşiniz bulantı, kusma yaşamaktadır.

Erken gebelik süreci bir kadının en duygusal dönemlerinden birisidir.

Ruh halinde sürekli değişimler, karışık duyguların yansıması sıklıkla karşınıza çıkacaktır. Eşiniz bu duyguları yoğun şekilde hisseder ve size de yansıtırsa yanında olduğunuzun ona inancını vermelisiniz. Eşiniz ile doğum hakkında konuşabilir, kitap okuyabilir ve onun söylediklerini destekleyen cümleler kurmalısınız.

Gebelik Ortası: İkinci Trimester

Gebeliğin 14-28. Haftası olan ikinci trimester dönemi eşinizin kendini en iyi hissettiği dönemdir. Hamile kalmaya alışan eşiniz, fiziksel ve ruhsal olarak kendisini daha iyi hissetmeye başlayacaktır. Enerjisi yerine gelir ve bulantı, kusma şikâyetleri geçer.

Baba olarak, eşinizin karnı daha belirgin hale geldikçe doğum öncesi bakım yerlerini ziyaret edebilirsiniz. Eşinizin karnına ellerinizi koyduğunuz an bebeğiniz sizi hisseder ve hareket ederek tepki verir.

Geç Gebelik: Üçüncü Trimester

Gebeliğin son dönemine (28-40. Haftalar) yaklaşan eşiniz karnı büyüdükçe ve doğuma hazırlandıkça küçük problemler yaşayabilir. Uykusuzluk yaşar, hızlı yürüme ve ev işlerini yaparken zorlanabilir. Eşinize yardım ederek bebeğinizin daha sağlıklı doğmasına yardımcı olabilirsiniz.

Hamilelik ve Seks

Hamilelik sırasında eşiniz cinsel ilişkiden biraz korkabilir. Bunun nedeni ise bebeğinize bir zararın olup olmadığını bilmediği içindir. Doktorunuz eğer aksini söylemediyse seks yapabilirisiniz.

Bebek rahim içerisinde sıvı ile kaplı olduğu için, hamilelikte seks ona herhangi bir zarar vermemektedir.

Hamilelikte seks hayatı gebelik ilerledikçe kadının rahat hissetmemesinden dolayı sorunlu geçebilir. Gebelik sürecinde pozisyon değişimi de yeterli olmuyorsa, sarılmak, öpüşmek, okşamak gibi cinsel ilişkinin yerini dolduracak şeyler yapabilirsiniz.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Eşiniz hamilelik sürecinde sağlıklı bir yaşam tarzına ihtiyaç duymaktadır. Günlük alışkanlıklar yerine eşiniz ile birlikte sağlıklı bir diyet hazırlayabilir, dinlenme ve egzersizleri birlikte uygulayabilirsiniz.

Hamilelikte ve doğumdan sonra eşiniz sigara ve alkol kullanmamalıdır. Sizin ve çevrenizdekilerin sigara kullanımı özellikle pasif içiciliğe yol açar. Bebeğinizin pasif içici olması astım veya ani bebel ölümü sendromuna yol açabilir.

Riskler

Hamile eşinizin daha öncede bulunan rahatsızlığı var ise mutlaka ona yardımcı olmanız gerekir. Düşük yapma, doğum kusurları gibi yaşanabilecek en kötü durumlara karşılık eşinizin sağlıklı olduğundan emin olmanız gerekir. Özellikle hamilelikte oluşan diyabet ve yüksek tansiyon çıktıysa mutlaka doktor talimatlarına uyulması için eşinize yardımcı olmanız gerekebilir.

Doğum öncesi bakım

Hamilelikte eşinizin düzenli kontrollere gitmesi gerekir. Özellikle son üç aylık dönemde eşinizin doğum kontrolleri daha da artacaktır. Eşinizle birlikte önceden yapacağınız doğum öncesi ziyaretler, bebeğinizin herhangi bir kalıtsal rahatsızlığının olup olmadığını öğrenmenizi sağlayacaktır.

Eşiniz doktor bilgileri ile şu testleri yaptırabilir:

• Kan ve İdrar testleri. Tam fiziki muayene
• Pelvik muayene
• Kan basıncı, boy ve kilo ölçümü yaptırılmaktadır.

Tüm hamile kadınlara olduğu gibi HIV testi teklif edilmektedir. Cinsel yolla bulaşan herhangi bir hastalığın olup olmadığına bakılması gerekir. Eşinizin rutin kontrollerinden sona bebeğinizi ilgilendiren kısma geçilmektedir.

• Bebeğinizin kalp atış hızı kontrol edilmektedir. Yaklaşık 12. Hafta sonunda bebeğinizin kalp atışı duyulmaktadır.
• Kan basıncı ölçümü yapılmaktadır.
• Diyabet belirtilerinin olup olmadığına idrar ile bakılmalıdır.
• Bebeğin büyümesi için rahim ağzının yükseklik ölçümü yapılır.
• Fetüs, yani bebeğinizin pozisyonu kontrol edilir.

Özellikle 18-20. Haftalarda bebeğin gelişimini kontrol etmek amacıyla ultrason muayenesi yapılmaktadır. Bebeğinizin cinsiyetini bu testler ile öğrenebilirsiniz:

• Doğum kusurlarına bakılmak için uygulanan testler (8-20. Haftaların arasında)
• Gebelik diyabeti için kan testinin verilmesi (24-28. Hafta aralığında)
• Doğum sırasında anneden bebeğe geçebilecek bir enfeksiyonun olup olmadığına bakılması (35-37. Haftalar arasında) gereklidir.

Doğumdan Önce Düşünülmesi Gerekenler

• Bebeğinizin göbek kordonunu kesmek isteyebilirsiniz. Eğer emin değilseniz doktorunuz ve eşiniz ile görüşerek konuya açıklık getirebilirsiniz.
• Eşinizin doğum sırasında ağrının giderilip giderilmeyeceği hakkında istediklerini biliyor musunuz? Ağrının giderilmesi ile ilgili kararların eşiniz tarafından verilmesi çok daha önemlidir. Karar verdiği durum hakkında ona saygı duymalısınız ve destek vermelisiniz.
• Bebeğiniz doğduğunda hastanede kalmayı düşünüyorsanız ve başka çocuklarınız da var ise ona yardımcı olmalısınız.

Hastaneye en kısa sürede nasıl gidebileceğinizin rotasını çizmelisiniz. Hastane seyahatinin sağlıklı geçmesi için şu maddelere dikkat etmelisiniz:

• Arabanızın güvenliği. Benzin deposu dolu mu? Her zaman müsait olabilecek misiniz ve benzin deposu boş ise başkasından yardım isteyecek misiniz?
• İletişim. Eşiniz size ihtiyacı olduğu her an ulaşabilecek mi? Eşinize sizin her an ulaşabilir misiniz?
• Günün farklı saatlerinde hastaneye gittiğiniz yolun trafik akışını izlemelisiniz.
• Yılın her mevsimini dikkatlice izlemelisiniz. Özellikle kış ve yağmurlu mevsimlerde bebeğinizin doğumu gerçekleşecekse bir B planı hazırlamanız gerekir.

Doğum

Eşiniz 38-40. Haftalarına yaklaştıkça doğum eyleminin her an başlayabileceğini unutmamalısınız. Doğumun sorunsuz geçmesi için birçok faktörü ele almanız gerekiyor.

Hazır Olmak

Doğum süreci hakkında bilgi edinmek, doğum sancıları, hastaneyi tam olarak bilmek gibi durumları öğrenmek doğum hazırlığınızı kolaylaştıracaktır.

• Doğum kursuna kaydolabilirsiniz. Derslerin içerisinde doğum sancısı, doğum sırasında beklenecek durumlar ve doğum sırasında eşinizde nasıl destek olacağınızı öğrenebilirsiniz.
• Hastane turu yapın. Doğum sırasında hastaneden kimlerin olabileceği, eşinizin bir gece de olsa hastanede kalıp kalmayacağı hakkında bilgi alabilirsiniz.
•  Fotoğraf ve video çekim iznini olup olmadığını öğrenin. Arabayı nereye tam olarak nereye park edeceğinizi öğrenmelisiniz.
• Arabanıza bebek koltuğu takın. Bebeğiniz ve eşiniz hastaneden çıktığında size lazım olacak.

Her hamilelik ve her kadın farklıdır. Eşinizin doğumu yaklaştığı andan itibaren ona doğum koçluğu yapmanız gerekebilir. Doğumun 3 aşamada gerçekleşmektedir. Doğum 10 ila 20 saat sürebileceğinden sakin olmanız gerekir. Sizin göreviniz eşinizi sakinleştirmek ve duygusal destek vermektir.

Doğuma girdiğinizde sizi çıkarma ihtimallerinin olduğunu unutmamalısınız. Nedeni o sırada belli olmazken doğumdan sonra size gerekli açıklama yapılacaktır.

Bazı bebekler sezaryen ile doğabilirler. Sezaryenin büyük bir ameliyat olduğunu unutmamanız gerekir. Sezaryen doğum kimi zaman planlanmış olsa da bazıları beklenmedik şekilde gerçekleşebilir. Eşiniz sezaryen doğum yaptıysa iyileşme süreci biraz daha uzun olmaktadır.

Nasıl Yardım Edilir

Eşinize doğum sırasında ve doğum sonrasında yardımcı olmak için yapabileceğiniz birçok faktör bulunmaktadır.

• Doğumun ilk aşamasında olan eşinizin dikkatini dağıtmaya çalışın. Müzik dinleyerek veya film izleyerek onun dikkatini başka şeyler ile dağıtabilirsiniz.
• Eşinizin yatakta sürekli kalmasına gerek yok ise onunla birlikte kısa yürüyüşler yapabilirsiniz.
• Kasılmalarda tedirgin olmayın eşinizi rahatlatmaya çalışın. Masaj uygulayarak eşinizi rahatlatabilirsiniz.
• Doğum dersi aldıysanız gevşeme tekniklerini eşinizle birlikte uygulayabilirsiniz.
• Doğuma katılmayacaksanız eşinize daha farklı yollar ile destek olabilirsiniz. Doğumdan sonraki süreçte, hastaneden ayrılmadan önce ve evde bebeğinizin sorumluluklarında yardımcı olabilirsiniz.

Doğum Sonrası Dönem

Doğumdan sonraki ilk 6 haftaya doğum sonrası dönem denir. Eşinizin fiziği ve doğum stresi azaldıkça yeni hayatınıza adapte uyumu da gerçekleşecektir. Yeni doğan bir bebeğin bakımının zor olması halinde eşinize destek olmanız daha faydalı olacaktır.

Hastane

Bebeğiniz doğduktan 1-2 gün sonra evinize gidebilirsiniz. Eğer eşiniz sezaryen doğum yaptıysa hastanede kalma süresi uzayacaktır. Bebeğinizin doğum müjdesini ailenize ve arkadaşlarınıza söyleyebilirsiniz. Herhangi bir ihtiyacınız olduğunda akrabalarınız veya arkadaşlarınız size yardımcı olacaktır.

Ev

Doğum sonrasında birkaç gün veya birkaç hafta eşiniz ağrı ve sancı hissedebilir. Sezaryen doğum yapan eşinizin iyileşme süresi daha uzun sürebilir. Evde yeni doğan bir bebeğin sorumluluğu almak eşinizi strese sokabilir. Bu süreçte tanıdığınız ebeveynlerden yardım alabilirsiniz.

Doğum sonrası depresyon görülebilir! Lohusalık depresyonu içeriğimiz sizin için hazırlandı.

İlk bebek sahibi olduğunuz için ilk günler ve ilk haftalar alışma zamanıdır. Yeni doğan annelerin telaşı ve stresi doğal bir durumdur. Lohusalık döneminde eşinizde aşırı duygusallık var ve bu süre 2 haftayı geçerse doğum sonrası depresyon ile karşılaşmış olabilirsiniz.

• Lohusa sendromu doğumdan sonraki 1 haftada iyileşmez ve hislerin, duyguların daha kötü olmasına sebep olur.
• Normal duygusallığın aşırı hali, üzüntü, şüphe, suçluluk ve çaresizlik gibi yoğun duygularım yaşanması,
• Kendine ve bebeğe bakamama sorunu,
• Evde görev yapmakta güçlük çekme,
• İştahsızlık veya aşırı yemek yeme,
• Eskiden sevindiği veya hoşuna giden durumlara şimdi tepki vermemesi,
• Bebeğe karşı ilgi eksikliğinin olması ve sürekli bebek için endişelenme
• Bebekle yalnız kalmaktan korkması, kaygı ve panik atağın görülmesi,
• Bebeğe dokunurken zarar vermekten korkmak. Bu duygular ileri gittiği takdirde korkutucu olabilir. Depresyonun artmasına sebep olur.
• Annenin kendine zarar vermek istemesi veya intihar düşüncelerinin ortaya çıkması.
• Eşiniz depresyonda olduğunun farkında olmayabilir. Siz fark ettiğiniz zaman tedavi olması gerektiğini unutmamalısınız.

Emzirme

Bebeğinizi en iyi beslenme şekli anne sütüdür. Anne sütü ile beslenen bebeğin anne ile bağı güçlenmektedir. Emzirme sırasına baba biraz kendini dışlanmış hissedebilir. Eşinize yardım etmek için birçok durumu değerlendirebilirsiniz:

• Bebeğinizi beslemesi için eşinize götürebilirsiniz.
• Emzirme sonunda bebeğinizin gazını çıkarabilir ve altını değiştirebilirsiniz.
• Bebeğinizi uyutabilirsiniz.
• Eşiniz bebeğinizi beslemek için pompa kullanıyorsa bebeğinizin beslenmesinde de yardımcı olabilirsiniz.

Cinsel İlişki

Eşiniz doğum yaptıktan sonra cinsel ilişkinizde bekleme süresi bulunmamaktadır. Ancak bazı durumlarda 4-6 hafta arasında beklemeniz gerekebilir. Eşiniz doğumda yırtıklık veya epizyotomi yaşadıysa ağrı ve sancılarından kaynaklı bir süre beklemeniz gerekebilir.

Kadın doğumdan sonra adet görmese veya emziriyor olsa da hamile kalmaktadır. Doğumdan sonraki cinsel ilişkinizde doğum kontrol hapları veya kondom kullanmalısınız.

Hamilelik sürecine tam alışmışken ardından doğumun yaşanması ve bebeğinize alışma süreciniz biraz sizi zorlayabilir. Eşiniz ile bu sürede daha sık zaman geçirmeniz depresyon riskini azaltacaktır. Eşinizle ekip olarak bu süreci atlatmanız, bebeğinizin büyümesinde de daha büyük roller oynayacaktır.

Eşim Hamile Ne Yapmalıyım?

Hamile eşinize karşı biraz daha sakin ve sabırlı davranmanız gerekir. Hassas ve alıngan olması onun sizin ilginize ihtiyacı olduğunu kavramalısınız. Bebeğiniz de anne karnında bu durumu hissedecektir.